Haydarpaşa Garı Tarihi, Yapılış Hikayesi ve Özellikleri
Haydarpaşa Garı Hakkında Bilgi
Haydarpaşa Garı'nın TarihiHaydarpaşa Garı'nın şimdiki hali 20 yy'ın başında 1906- 1908 yılları arasında yapılmıştır fakat gar binası olarak kullanılması 1870'li yıllara dayanmaktadır.
Bunun nedeni Osmanlı İmparatorluğu 1870'li yıllardan itibaren Anadolu'da önemli demiryolları yapmaya gayret etmesinden kaynaklanmaktadır.
Demiryolu sayesinde Anadolu toplumsal ve ekonomik anlamda gelişim sağlamıştır.
Sultan Abdülaziz'in bu konuda önemli çalışmaları olmuştur.
1871 yılında Haydarpaşa- İzmit arasında başlayan demiryolu çalışmaları 1873 yılında tamamlanmıştır. Haydarpaşa'da Gar binası 1872 yılında açılmış fakat bugünkü binaya göre daha küçük ve çok gösterişi olmayan bir binadır. Binanın bugünkü hali 1906 yılında projelendirilmiş ve 1908 yılında da hizmete açılmıştır. Eskisine kıyasla oldukça büyük ve ideallı bir bina olan Haydarpaşa Garı Osmanlı'nın demiryollarına verdiği önemi de görmek açısından önemlidir.
Diğer bir önemli özelliği ise istanbul- Bağdat demiryolunun başlangıcı olarak kabul edilmesidir.
Asya'ya yolculuk yapacak bir insanın mutlaka Haydarpaşa Gar'ından geçmesi gerekiyor.
Haydarpaşa Garı alışılagelmiş Osmanlı mimarisinin dışındadır. İki Alman mimarın yaptığı Haydarpaşa Neo Klasik bir yapı olarak adlandırılmaktadır. Dışarıdan iki kulesi mevcut olan Haydarpaşa Garı 5 katlıdır. 1100 ahsap kazık üzerine inşa edilmiş olan yapı,
Osmanlı döneminde yük ve yolcu istasyonu olarak kullanılmıştır.
Geçmişten Bugüne Haydarpaşa Garı
30 Mayıs 1906'da yapımına başlanan bu görkemli yapı iki Alman mimarın elinden çıkmıştır.
Yaklaşık olarak 500 İtalyan taş ustasının eş zamanlı emeğiyle iki yıllık çalışma sonucu 1908 yılında Haydarpaşa Garı inşası tamamlanmıştır. Yine 1908 yılının 19 Mayıs'ında hizmete açılan bu ihtişamlı binanın açık pembe renkli granit taşları Hereke'den getirtilmiştir.
Haydarpaşa Garı ismini Selimiye Kışlası'nın yapımında emeği geçen Haydar Paşa'dan almıştır. Padişah III.
Selim kendi adını taşıyan kışlanın inşası sırasında elinden gelenin fazlasını yapan Haydar Paşa'ya jest olarak bu semte ve civarına Haydarpaşa denmesini uygun görmüştür.
Sonraları demiryolu ağının genişlemesi, Anadolu'nun içlerine kadar ilerlemesi ile birlikte garın önemi iyice artmıştır.
Haydarpaşa Gar'ı toplamda 3 bin 836 metrekarelik bir alana yayılmıştır.
Buradan kalkan ekspreslerinin en bilinenleri;
Doğu Ekspresi, Fatih Ekspresi, Başkent Ekspresi, Kurtalan Ekspresi'dir.
► Kadıköy'de Görülmesi Gereken Yerler
Haydarpaşa Garı'nın İç ve Dış Mimarisi
Günümüze kadar bir çok Türk Filmi'nde yer alan, bir sürü kavuşmaya bir sürü ayrılığa tanıklık etmiş, İstanbul'un muazzam manzarasına ilk buradan bakmış insanların da çok iyi bildiği gibi Haydarpaşa Garı eşsiz bir mimariye sahiptir. Bina klasik Alman mimarisi örnekleri taşımaktadır ve kuşbakışı bakıldığında bir bacağı kısa diğeri uzun olduğu görülmektedir.
Bu sebeple ki binanın içinde geniş ve yüksek tavanlı odalar yer alır.
Bu görüntü Haydarpaşa'nın görkemini bir nebze açıklamaktadır.
Eskiden el işi nakışlar, adeta sanat eserleri bu tavanları süslermiş ama sonraları bu eserlerin üzerleri sıvanmıştır.
Şu an sadece tek bir odada bu el nakışı eserlerini görebilmekteyiz.
Bina; her biri 21 metre uzunluğunda olan bin 100 ahşap kazık üzerine inşa edilmiştir.
Binanın zemin katı ve asma katlarında Lefke-Osmaneli taşından cephe kaplamaları kullanılmıştır. Gar'ın pencereleri ahşaptan ve dikdörtgen şeklinde inşa edilmiş olup, pencereler arasında dikdörtgen süs kolonları yer almaktadır.
Binanın denize bakan taraflarında binanın her iki ucuna denk gelecek şekilde tabandan çatıya doğru daralan dairesel kuleler bulunmaktadır.
► İstanbul'da Gezilecek Yerler
Haydarpaşa Garı Yangın ve Patlamaları
Haydarpaşa Garı'nın tarihindeki en dikkat çekici ve ilk patlaması 6 Eylül 1917 tarihinde bir İngiliz casusunun düzenlediği sabotajda yaşanmıştır.
Garda cephane yükleme işlemi sırasında vagonlarda beklenen ve gara girmek üzere olan trenlerdeki cephaneler patlatılmış ve anadolu yakasında daha önce görülmemiş büyüklükte bir yangın başlamıştır.
Gara giren ve çıkmak üzere olan trenlerde bulunan çok sayıda asker hayatını kaybetmiş yüzlerce asker ise büyük zarar görmüştür.
Hatta büyüklerin rivayetlerine göre Kadıköy ve Selimiye civarındaki evlerin camlarının patladığı anlatılmaktadır. 15 Kasım 1979 tarihine gidildiğinde ise Haydarpaşa Garı'nın biraz açığında 'Independanta' adlı Romen yakıt tankeri patlamış ve garın binasının camlarını yere indirmiştir. Binanın tarihi renkli vitrayları bu patlama sonucu zarar görmüş ve çoğu kısmı parçalanmışır.
2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti seçilen İstanbul'da Gar binasında yapılan onarım çalışmalarından kaynaklı çıkan bir yangında Haydarpaşa Garı'nın çatısı küle dönmüştü.
En son 27 Ekim 2018 tarihinde ise boş vagonların bulunduğu alanda hala bilinmeyen bir nedenle yangın çıkmıştır.
Gara sevkedilen çok sayıda itfaiye ekibinin mücadelesiyle yangın kontrol altına alınmıştır.
Haydarpaşa Garı Restorasyon Çalışmaları
Haydarpaşa Garı'nda 6 Eylül 1917 ve 15 Kasım 1979 tarihlerinde gerçekleşen iki korkunç patlama ve yangından sonra demiryolları işletmesini ele alan Cumhuriyet Hükümeti tarafından, eski hali korumak şartıyla onarılmış ve çeşitli düzenlemeler yapılarak bugünkü haline en yakın şeklini almıştır. Gar, hizmete açıldığı 1908 yılından bu yana gördüğü yağmur, sel, vapurlardan kaynaklı isler sebebiyle çürüyen kaplamaların dökülmesiyle bina dış cephesindeki süsler ve sanat eserleri kaybolmaya başlamıştır. Binanın çok daha fazla zarar görmesini engellemek için 1976 yılında büyük bir restorasyona girilmiştir. Günümüzde hal restorasyon çalışmaları dvam etmektedir.
Haydar Baba Türbesi
Haydar Baba Türbesi, Haydarpaşa Tren İstasyonu'nda rayların arasında saklı kalmış gizemi konuşulan bir türbedir. Garın ismini aldığı türbe hakkında yıllardır tartışılır durur.
Türbenin oldukça ilginç bir hikayesi var ve gelenekleşmiş bir durum söz konusudur.
Haydar Baba Türbesi ile ilgili rivayet edilen hikayeyi bir de bizden dinleyin.
Garın hizmete girdiği yıllardan çok sonra değil yakşalık bundan 100 sene evvel tren istasyonunun hareket amiri türbenin bulunduğu yerfen tren rayı geçmesini istiyor ve bunun için bir ekiple çalışmalara başlıyor. Anlatılanlara göre; çalışmalara başlanılan gece hareket amirinin rüyasına gara ismini veren Haydar Paşa giriyor.
Rüyada hareket amirine "Beni rahatsız etmeyin.", diyor.
Hareket amiri bu rüyaya aldırış etmeden mühendislerle birlikte çalışmalarına devam ediyor. Rüyasında tekrar gördüğü Haydar Paşa hareket amirinin boğazını sıkıyor ve tekrar aynı şeyi söylüyor. Bu ürpertici rüyadan etkilenen hareket amiri çalışmaları durduruyor.
Sonrasında yapılması planlanan tren yolu türbenin iki yanından geçiyor.
Böylece Haydar Baba Türbesi tren yolunu ikiye bölmüş bir şekilde günümüzde hala ziyaret edilmektedir. İlginç ve güzel bir detay olarak bugün hala tüm makinistlerin ve tren personelinin yola çıkmadan önce uğrayıp, sağ salim yolculuk için dua ettiği söylenir.
( GEZİLERE ARAÇ TEMİN EDİLİR )
Eğer Beğendiyseniz Bizi Takip Etmeyi Unutmayın! Esen kalın..
DÜŞÜNCELERİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞIN, YORUM YAZIN!
DÜŞÜNCELERİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞIN, YORUM YAZIN!
0 yorum: